Bilge Dede Peygamberleri Anlatıyor- 9888 (6'lı Set)

Bilge Dede, Peygamberleri Anlatıyor (6'lı Set)

Hz. Âdem, Hz. İdris, Hz. Nuh, Hz. Hud, Hz. Salih ve Hz. İbrahim (aleyhimüsselâm).
Her biri maddî manevî sahada insanlığın pîri, önderi, rehberi.
İnsanların medenî toplumlar olmasında peygamberlerin büyük rolü vardır. Her peygamber, bir ihtiyaç için önemli buluşlar, üretimler yapmasıyla bilinir. Her bir peygamber bir sanatın, bir tekniğin, bir medeniyet harikasının mucididir denilebilir.
Peygamberler maneviyatın yanında maddî ilerlemeler için de çığır açmışlar, medeniyeti çok ileri noktalara götürmüşler, bir anlamda bugünkü teknolojik gelişmelerin temellerini atmışlardır.
İlk insan ve ilk peygamber Hz. Âdem'in (as) yaratılışı, Hz. Havva ile birlikte Cennet hayatları, şeytana aldanmaları, yeryüzüne gönderilmeleri ve tevbe etmeleri, bütün insanların onlardan çoğalması...
Mu’cizelere mazhar olan her peygamber gibi Hz. İdris (as) de, bugünkü medeniyetin öncüsü olan gelişmelere önderlik etmiştir: İdris Aleyhisselâm terzilerin pîridir. Yazıyı icad eden, ilk defa ölçü ve tartı âletlerini kullanan odur. Yıldız ilmi, hesap, tıp, bitkilerin sırları, garip sanatlar, yazı yazmak gibi meslek ve sanatların da öncüsüdür.
Nuh Peygamber (as) ise, çağ açıp kapayan bir fatih, insanlığın ikinci atası. Kendisine İkinci Âdem (as) de denilmiş. 950 sene hiç bıkmayan bir tebliğci, bir hak yol davetçisi, bir sabır kahramanı, bir Allah elçisi; Hazret-i Nuh (as).
Kitapların satırları arasında peygamberlerin bugün hayatımızı kolaylaştıran buluşların öncüleri olduğunu hayretle göreceksiniz.
Âd kavmine gönderilen peygamber Hazret-i Hud, onları yalnızca bir olan Allah’a iman etmeye, şükretmeye ve zulümden sakınmaya davet etti. Ne var ki Kral Şeddad'ın önderliğindeki kavim, Hud Aleyhisselâm’ın çağrısını reddetti, ona kulak vermedi ve sözleriyle alay etti. Nihayetinde İlahî gazaba uğradılar.
Hazret-i Salih (as) ise, Şam ile Hicaz arasındaki Hicr bölgesinde yaşayan Semudlulara peygamber olarak gönderilmişti. Kendi güçlerine güvenip kayaları oyarak sağlam evler inşa eden bu kavim, Salih Aleyhisselâm’ın tevhid çağrısını reddetmişlerdi. Neticede korkunç bir çığlık o zalimleri yakaladı. Zalimler yurtlarında dizüstü çöküp kaldılar; sanki orada hiç oturmamışlardı.
İbrahim Aleyhisselam, putlara, ateşe ve yıldızlara tapan putperest bir topluluğa peygamber olarak gönderilmiştir. Çocukluğundan itibaren Nemrut’un zulmüne ve zorbalığına karşı tevhid inancını savunan, kavmine karşı putların acizliğini gösteren bu kutlu peygamberin hayatı, iman ve teslimiyetin önemini gözler önüne seriyor.
Bu set bize, insanlığın maddî-manevî önderleri olan peygamberlere imanın önemini daha iyi kavratıyor.
Genç kahramanımız soruyor, Bilge Dede cevaplıyor.
İlahiyatçı ve eğitimci yazar Süleyman Kösmene'nin kaleminden.